Girişimciler Etkinliklere Neden Katılmalıdır? Genç bir girişimci olarak, etkinliklere katılıyorum ve bunu oldukça faydalı buluyorum. Bazen sadece normal bir şekilde izleniyorum, bazılarında kendi standımı açıyorum, bazılarında ise konuşmacı olarak bulunuyorum. Peki bunların bana bir katkısı oluyor mu? Bir girişimci hangi etkinliklere nasıl bir şekilde katılımcı olmalı? Tüm bu soruların cevaplarını makalemizde paylaşacağız. Hadi başlayalım.
İzleyici Olarak Etkinliklere Katılmak
Benim en sevdiğim katılım şekli izleyici olmak. Çünkü izleyici olarak katıldığınızda herhangi bir bağlılık ya da zorunluluk hissetmiyorsunuz. Hatta kendinizi en iyi anlatabildiğiniz, bilgiyi en çok depoladığınız şekil bu diyebilirim. Örnek verecek olursam, her ay katıldığım Startup Grind İstanbul‘un etkinlikleri benim için çok önemlidir. Etkinlik ayın 18 ve 19’unda network üzerinden yapılır. Bu network ortamında her kesimden, her görevden insan tanımanız mümkün.
Ekibinize yeni bir arkadaş da bulabilirisiniz, yeni iş ortaklığı da yapabilirsiniz. Üstelik tüm kitle girişimcilik ile ilgilenen bir kesim. Ayın 19’u ve 20’sinde bazı söyleşiler yapılmakta. Bu kısımda da genellikle tecrübeli isimler konuştuğu için kendinize çokça şey katabiliyor, bu kişilere fikirlerinizi danışabiliyorsunuz. Bu tarz etkinliklere ayda 5-6 defa katılmaya özen gösteriyorum. Birçok bağlantı yakaladım ve kendime çok şey kattım diyebilirim. Etkinliklerde bulunmak işlerimin yolunda gitmesinde önemli bir katkı sağlıyor.
Konuşmacı Olarak Etkinliklere Katılmak
Konuşmacı olarak etkinliklerde yer almak aralarında en prestijli olanı diyebilirim. Sahnedeki kişi sizsiniz. Bu uzaktan çok güzel görünse de, işin içine girince çokta öyle olduğu söylenemez. Katılımcıların hepsi sizin işinizi, başlama hikayenizi ve birçok şeyi öğrenmiş oluyor. Sadece kendinizi anlatmak zorunda değilsiniz. Ben şahsen insanlar önünde olmayı çok sevemedim.
Aslında birebir konuşmanın daha etkili ve akılda kalıcı olduğunu düşünüyorum. Çünkü insanlar sahnede bulunan kişilere ulaşılamaz oldukları gözüyle baktıkları için, üstelik bu algıyı kolay kolay kıramayacağım için birebir görüşmeleri daha çok tercih ediyorum.
Bu konuda hakkında son söylemek istediğim girişimciler eğer her seferinde farklı bir konu yada farklı bir hikaye anlatmayacaksa sahne önünde olmamalılar. Bir süre sonra insanlar sıkılmaktadır. Böyle olmayan insanlarda da var tabii, örnek verecek olursam; Youthall kurucularından Elis Yılmaz bazı üniversitelerde her yıl mutlaka konuşmalar yapıyor. Anladığım kadarıyla insanlara verdiğiniz enerji ve pozitif duygu bir konuşmacı olarak size daha çok katkı sağlayacaktır.
Etkinliklerde Stant Açmak
Aslında bu yıl yaşadığım en büyük pişmanlık üniversitelerde girişimimi insanlara stant açarak tanıtmak oldu. Her stant günü en az 6 saat harcıyorsunuz ve o harcadığınız 6 saat elde ettiklerinize değmiyor. Özellikle üniversitelerde durum daha kötü. Öğrencilerin ilgisini çekecek bir girişimi tanıtmıyorsanız, ya da çıkıp konuşma yapmıyorsanız stant açmak bence mantıksız.
Bu konuda sadece prestijli üniversitelerde stant açmanızı tavsiye ederim. Örneğin Koç Üniversitesi’ndeki Zero to One’da açtığımız stant gerçekten inanılmazdı. Birçok öğrenci girişimimizle ilgilenmiş ve bize merak ettiklerini sorarak bilgi edinmişlerdi.
Sonuç Olarak Girişimciler Ne Yapmalı?
Sonuç olarak katılıp katılmamak sizin elinizde olsa bile mutlaka network üzerinden etkinlikleri takip ederek katılım sağlayın. Çünkü girişimciyseniz network sizin ve girişiminizin başarı için oldukça önemli. Girişimciler Etkinliklere Neden Katılmalıdır sorusunun cevabını bu sayede detaylıca vermiş olduk.